Merkezdeki kişi, bir orkestrada perküsyonist olarak çalışan Gia adlı bir genç. Sovyet ülkesinin, özellikle 50 sonrası değişen siyasi/toplumsal şartların da etkisiyle birlikte ortaya çıkan ‘krizlerin’ genç nesillerde yarattığı amaçsızlık, ideallerin yitirilmişliği gibi duyguların ete kemiğe bürünmüş hali. Ernesto Sabata romanlarındaki ‘çağdaş insanın bunalımı’ izleğinin suret kazanmış hali gibi…
Fakat onun zaafı yankesicilik değil de başka: Gia, işine sürekli geç kalarak çalışma arkadaşlarının ritmini bozuyor. Annesi ile yaşayan ve kadınlara karşı da pek alâkabahş bu avare gencin hayhuyla devrilen günlerini izliyoruz film boyunca. Aslında bir çıkış yolu arıyor gibidir. Girip çıktığı çeşitli yerler, kendisine karşı pek davetkâr olmasa da…